Taşınmaz Muhammen Bedelinin İhaleye Esas Alınan Değerden Yüksek Olması

İcra ve İflas Hukukunda İhale İşlemleri, Sıra Cetveli ve Paraların Paylaştırılması, İhale Bedelinin Nemalandırılması, İhalenin Feshi
Cevapla
Kullanıcı avatarı
Hepsihukuk
Mesaj Panosu Yöneticisi
Mesajlar: 2259
Kayıt: 28 Mar 2021, 13:29
İletişim:

T.C
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

2024/8044 E.
2025/536 K.


"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Borçlunun, sair fesih nedenleri ile birlikte taşınmazın kıymet takdirinin düşük tespit edildiğini ileri sürerek ihalenin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, İlk Derece Mahkemesince; şikayetin reddine ve borçlu aleyhine ihale bedelinin %5'i oranında para cezasına hükmedildiği, karara karşı borçlunun istinaf yoluna başvurması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

İİK’nın 128/2. maddesi gereğince, satışa hazırlık işlemleri sırasında icra dairesi taşınmazın kıymetini ehil bilirkişiler aracılığıyla tayin ve tespit ettirir, kıymet takdirine ilişkin rapor, borçluya, haciz koydurmuş alacaklıya ve diğer ipotekli alacaklılara tebligatın yapıldığı icra dosyasındaki, ayrıca bildirilmiş bulunması hali müstesna olmak üzere, tapudaki mevcut adresleri esas alınmak suretiyle tebliğ edilir. İİK'nın 128/a maddesine göre, ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesinin kıymet takdiri işlemine karşı şikayet yolu ile icra mahkemesine başvurarak düzenlenen raporun gerçeği yansıtmadığını ileri sürebilirler. Yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirinin usulsüz olduğundan bahisle ihalenin feshini talep edemezler.

Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş, borçlunun fesih nedeni olarak ileri sürülen kıymet takdirine ilişkin itirazları konusunda uzman bilirkişi marifeti ile keşif yapılmak suretiyle incelenerek taşınmazın değerinin belirlendiği tarih esas alınarak bilirkişi tarafından tespit edilen değerin ihalede esas alınan muhammen bedelin üzerinde olması halinde ihalenin feshine karar verilmesi, muhammen bedelin altında olması halinde ise ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesinden ibarettir. (HGK'nın 16.06.2020 tarih, 2017/12-742 E. - 2020/406 K.)

Somut olayda; icra müdürlüğü tarafından 04.04.2022 tarihinde yapılan kıymet takdirinde ihale konusu taşınmazın değerinin 550.000TL olarak tespit edildiği, borçlunun kıymet takdirine itiraz ettiği, mahkemece alınan raporda taşınmazın değerleme tarihi olan 04.04.2022 tarihi itibari ile değerinin 562.000TL olarak belirtildiği, Ankara 12. İcra Hukuk Mahkemesinin 20.01.2023 tarihli ve 2022/1294 Esas-2023/103Karar sayılı kararı ile taşınmazın değerinin 562.000TL olarak belirlendiği, taşınmazın bu bedel üzerinden satışa çıktığı ve 02.08.2023 tarihli ihalede 1.300.000,00 TL'ye ihale edildiği, şikayetçi borçlunun ihalenin feshi isteminde, kıymet takdirine itiraz üzerine alınan raporda taşınmazın değerinin düşük tespit edildiğine ilişkin ileri sürülen şikayet nedenleri değerlendirilerek mahkemece alınan raporda ise taşınmazın değerinin icra müdürlüğü keşif tarihi olan 04.04.2022 tarihi itibariyle 575.000TL olarak belirlendiği görülmüştür.

Mahkemece tespit edilen değerin, ihaleye esas alınan muhammen bedelin üzerinde olması halinde bu durumun borçlu ve alacaklı aleyhine sonuç yaratacağı tabii olup, başlı başına ihalenin feshi sebebidir.

O halde, İlk Derece Mahkemesince ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.

SONUÇ :
Borçlunun temyiz isteminin kabulü ile 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesinin 19.09.2024 tarih ve 2024/1110 E.- 2024/1588 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, Ankara 6. İcra Hukuk Mahkemesinin 18.04.2024 tarih ve 2023/537 E.-2024/270 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 23.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Cevapla
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj