İhalenin feshi davası şikayet niteliğinde olup ön inceleme yapılmadan tahkikat aşamasına geçilmesinin mümkün olduğu


İcra ve İflas Hukukunda İhale İşlemleri, Sıra Cetveli ve Paraların Paylaştırılması, İhale Bedelinin Nemalandırılması, İhalenin Feshi
Cevapla
Kullanıcı avatarı
Hepsihukuk
Mesaj Panosu Yöneticisi
Mesajlar: 2274
Kayıt: 28 Mar 2021, 13:29
İletişim:

İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; icra dosyasında müvekkili adına kayıtlı bulunan taşınmazların satışına karar verildiğini, yapılan ihalede taşınmazların davalı ihale alacaklılarına ihale edildiğini ancak, satışa konu taşınmazların KDV den muaf olup satış ilanlarında KDV oranının %18 olarak hatalı belirtildiğini, taşınmazlar arasında ekonomik bütünlük ve iktisadi birliktelik bulunduğunu, taşınmazın satış ilanının ilgili belediyede yapılmasına karar verildiği halde bu ilanın yapıldığına dair satış dosyası içerisinde herhangi bir belge bulunmadığını, taşınmazın mütemmim cüzü olan makine ve teçhizatların diğer parsellerle birlikte satışa çıkarılması gerektigini, ihalenin ilanda belirtilen saatlere uyulmadan yapıldığını, icra dosyası üzerinden müvekkillere yapılması gerekli tebligatların usulsüz olarak gerçekleştirildiğini, taşınmazın güncel değerinin çok altında satıldığını, satış ilanının kanuni hükümler doğrultusunda ilan edilmediğini, satış masrafları tespit edilen bedelin %50 oranına eklenerek taşınmazların satışa çıkarılmadığını beyanla gerçekleştirilen ihalenin feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı alacaklı banka vekili cevap dilekçesinde özetle: davanın taşınmazların elden çıkmasına engel olmak amacıyla açıldığını, dava dilekçesinde belirtilen nedenlerin fesih nedeni olamayacağını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İzmir 8. İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, İhalenin feshi talebinin reddine, Davacıların ihale bedelinin %10’u oranında eşit oranda ve müştereken para cezası ile cezalandırılmalarına karar verilmiştir.

Davacı Alaettin O. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, ön inceleme yapılmadan tahkikat aşamasına geçilmesinin başlı başına bozma sebebi olduğunu, sulh için süre taleplerinin göz ardı edilerek karar verildiğini, taşınmazlar arasında ekonomik bütünlük ve iktisadi birliktelik bulunduğu hususunun mahkemece ele alınmadığı, satışa konu taşınmazın KDV’den muaf olup, satış ilanlarına KDV oranını %18 olarak hatalı bildirildiğini, taşınmaz satış ilanını ilgili belediyede yapılmasına karar verildiği halde bu ilanın yapıldığına dair satış dosyası içerisinde herhangi bir belge bulunmadığını, taşınmazı mütemmim cüzü olan tutarındaki makine ve teçhizatlar diğer parsellerle birlikte satışa çıkarılması gerektiğini, icra dosyası üzerinden davacılara yapılması gerekli tebligatların usulsüz olarak gerçekleştiğini, bu hususun mahkemece kabul edildiğini ancak dikkate alınmadığını, masrafları tespit edilen bedelin %50 oranı eklenerek taşınmazların satışa çıkarılmadığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

Davacı Aleattin O. istinaf başvuru dilekçesinde özetle, satış ilanını vekiline değil, kendisine yapıldığını, vekil ile takip edilen işlerde tebligati vekile yapılması gerektiğini ileri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

Davacı müflis A. İnşaat Otomotiv, Turizm San. ve Tic. Ltd. Şti. Vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, davanın iflas idaresi tarafından değil, şirket yetkilileri adına işlem yapılmak üzere, müflis şirket adina davacı şirketin iflas kararı öncesi vekilleri tarafından açıldığını, iflas idaresi tarafından açılan davanın takip edildiğini, bu nedenle müflis şirket aleyhine hükmedilen para cezasının kaldırılması gerektiğini, satışa konu taşınmazın KDV’den muaf olup, satış ilanlarına KDV oranı %18 olarak hatalı belirtildiğini, satışa konu taşınmazlardan 6 adetin birlikte satışa çıkartıldığını, ancak tüm parsellerin fabrika alanına dahil olması nedeniyle satışa çıkartılan parseller arasında ekonomik bütünlük ve iktisadi birliktelik bulunduğunu, taşınmazların müstakil olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, taşınmazların bir fabrika olarak inşa edilmiş ve buna mahsus makine ve teçhizat ile donatılmış olduğunu, hal böyle olunca taşınmazın mütemmim cüzü oluşturan makine ve teçhizatın aynından ayrılarak ihale edilmesinin hukuka aykırı olduğu gibi, ihalenin feshini başlı başına nedeni olarak sayılması gerektiğini satış bedelini muhammen bedelin %50’si ve satış masraflarını karşılamadığını beyanla istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı alacaklı banka vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle,ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğunu, davacı borçluların istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Dava İİK’nun 134. maddesinde belirtilen taşınmaz ihalesinin feshi istemine ilişkindir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, dava şikayet niteliğinde olup, ön inceleme yapılmadan tahkikat aşamasına geçilmesinin mümkün olmasına, davacının sulh taleplerine karşı davalı alacaklı banka vekilinin bu aşamaya kadar karşı tarafça sulh olma yolunda taraflarına herhangi bir müracaat olmadığını, geçen celseden bu celseye kadar yeteri kadar süre geçtiğini, davanın her aşamasında davadan vazgeçilebileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ettiğinin, sulh olmadığının anlaşılmasına, satış ilanının davacı borçlu şirket vekiline 08/09/2020 tarihinde, davacı borçlu Alaettin O.’a 24/06/2020 tarihinde tebliğ edildiğinin, davacılardan Alaettin O.’ın istinaf başvuru dilekçesinde açıkça kendisine satış ilanının 24/06/2020 tarihinde tebliğ edildiğini beyan etmesine, davacılardan Alaettin O.’ın icra dosyasında vekili bulunmadığı belirlenmekle satış ilanının kendisine tebliğ edilmesinde usule aykırılık bulunmamasına, borçlu şirket adına kayıtlı taşınmazın KDV’den muaf olduğu ancak satış ilanlarında KDV oranının %18 olarak belirlenmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, taşınmazlar ve makine ile teçhizatlar arasında ekonomik bütünlük ve iktisadi birliktelik bulunduğu, aralarında ekonomik bütünlük ve iktisadi birliktelik bulunan taşınmazların ve makine ile teçhizatlar birlikte satılması gerektiğine ilişkin satış ilanının tebliğinden itibaren 7 günlük süre içerisinde şikayet yoluna başvurulmadığı, bu sebeple ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürülemeyeceğinin anlaşılmasına, kaldı ki aralarında ekonomik bütünlük ve iktisadi birliktelik bulunan taşınmazların, makine ve teçhizatların birlikte satıldığının, aralarında ekonomik bütünlük ve iktisadi birliktelik bulunmayan taşınmazların ise ayrı satıldığının belirlenmesine, ihale bedellerinin taşınmazların ve makine ile teçhizatların muhammen hedellerinin %50’si ve satış giderlerini karşıladığı ihalenin feshi istemli davanın süresinde açıldığının anlaşılmasına, ilk derece mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre davanın esastan reddine karar verilmiş olmasında herhangi bir isabetsizlik bulunmamakla birlikte fesih isteyenin sifatı ve fesih gerekçeleri gözönüne alındığında davanın ihale sürecini uzatmaya matuf olmadığı anlaşılmakla Anayasanın 13. maddesine düzenlenen ölçülülük ilkesi nazara alınarak davacı aleyhine hükmedilen para cezasının ihale bedelinin %5’ine indirilmesi gerektiği anlaşılmış, davacılar vekillerinin istinaf başvurularının kısmen kabulü ile kararın HMK’nun 353/1-6(2) maddesi uyarınca kaldırılmasına, davanın reddine, ihale bedelinin %5’i oranında para cezasının davacılardan tahsiline karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1) Davacılar vekillerinin istinaf başvurularının KISMEN KABULÜ ile HMK’nun 353/1-6(2) maddesi uyarınca İzmir 8. İcra Hukuk Mahkemesinin 25/03/2021 tarih, 2020/4.. Esas ve 2021/2.. Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,

a) Davanın REDDİNE,

-Dava konusu ihalelerin toplam bedelleri olan 5.950.150,00 TL’nin %5’ine tekabül eden 297.507,5-TL para cezasının davacılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,

b) Alinması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 26,30 TL. harcın davacılardan alınarak hazineye irat kaydına,

c) Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,

d) Davalı takip alacaklısı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.U.T. uyarınca 1.700,00 TL, maktu vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı takip alacaklısına verilmesine,

2- Davacılardan alınması gerekli 80,70 TL istinaf karar harcının peşin alınan 502,10 TL’den mahsubu ile hazineye irat kaydına, fazla yatan 421,40 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,

4) Davacılar tarafından yapılan 221,40 TL, istinaf harcı, 154,90 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 376,30 TL istinaf kanun yolu yargılama giderinin kabul ve red oranları dikkate alınarak 188,15 TL’sinin davalılardan alınarak davacılara verilmesine, kalanın davacılar üzerinde bırakılmasına,

5) HMK 333. madde gereğince kararın kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine,

6) Kararın taraflara tebliğine,

Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı HMK’nun 361 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.31/05/2022

İzmir BAM. 12. HD. 31.05.2022 T. E: 2021/2295 KARAR NO: 1578
Cevapla
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“Satış (ihale) İşlemleri” sayfasına dön